Kayıtlar

Ekim, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
Tek kelime ile harika bir kitap. Okuduktan sonra hazmetmem, bu kadar güzel yazmasına mest olmamı anlatamam bile. İki eliniz kanda olsa arada bir fırsat oluşturup kitapta buluyorsunuz kendinizi. Bu kitabı okumadan ölmeyin.  "Hayatın özü, büyük sırrı; olmazsa olmazı: Unutmak. Eğer unutmak diye bir şey olmasaydı, yaşam da olmazdı. İnsan, unutmadan hayatını sürdüremez. "
Resim
İnsanların kendi milletini veya kendi inancını diğerlerinden daha üstün görmesi, ne korkunç olaylara,ne büyük acılara neden oluyordu bu dünyada! Ne güzel kitapsın sen böyle. Okurken mest oldum ve anlatılan aşkın tadı, bir insanın diğerine yardım etme isteği ve çabasını anlatma şekli takdire şayan. itiraf edilmeli ki en etkileyici bölüm Maya' nın  Profesör Wagner' ı Şile' deki otelde donmaması için ısıtma, hayata döndürme çabası. 
Resim
Zülfü Livaneli, Mardinli Hüseyin’in IŞİD zulmünü iliklerine kadar yaşamış Ezidi kızı Meleknaz’a duyduğu aşkı anlatmış romanında... Ama bize aslında ‘Ezidi halkı diye bir halk var, yok olmak üzereler, haksızlığa uğruyorlar’ demek istemiş. Üstelik bunu sıkmadan, yormadan, o kadar şahane anlatmış ki; sevda ile acının içiçe geçtiği bu Ortadoğu romanını okudukça, ‘vay be’ demeden duramıyorsun.. Kitapta bilge bir kişiliğin yaptığı tespit ise çok yerinde. Şöyle diyor o kişi: “Harese nedir bilir misin oğlum? Arapça eski bir kelimedir. Bildiğin o hırs, haris, ihtiras, muhteris sözleri buradan türemiştir. Develerin çölde çok sevdiği bir diken vardır. Deve, dikeni yedikçe ağzı kanar. Tuzlu kanın tadı, dikeninkiyle karışınca bu, devenin daha çok hoşuna gider. Kanadıkça yer, bir türlü kendi tadına doyamaz… Ortadoğu’nun adeti budur, tarih boyunca birbirini öldürür ama aslında kendini ödürdüğünü anlamaz. Kendi tadının kanından sarhoş olur...” İlginçtir, romanı okuduğum gün bir defile haberi ...
Resim
Sürükleyici ve güzeldi ama sonunu çok yüzeysel geçmiş gibi geldi. Daha fazla detay verebilirdi yarıda kalmış gibi hissettim. Yine de okumaya değer derim.
Resim
İclal Aydın' ın tarzını bilmiyordum. Genelde şiir yorumlarını dinler, beğenirim. İtiraf etmeliyim ki arkadaşım ısrar etmese elimi uzatacağım bir tür - yazar değildi... Kitap bir roman niteliğinden çok anı defteri tadında. Aile bağlarının önemini vurgulayan bir çalışma.
Resim
Bir okuyucuya verilebilecek bütün duygular dersler bu kitapta mevcut. Bir kitap eğer okuyucusunu ağlatabilecek kadar yoğun duygulara sahip ise dünyanın en iyi kitaplarından birisi demektir bu. Yazarına çok teşekkür ediyorum. Herkese tavsiye ederim bu kitabı.  Olgunluk ve acılarla doğmak zorunda bırakılan çocukların hikayesi.  ayrıca çok güzel bir söz geçer:   "Senin bu kadar mutlu olmana ancak senden bir şey almaya hazırlandıkları zaman izin verirler." 
Resim
"Vermeden al.  Ekmeden Biç. Sevmeden sevil. Oldu canım! Tamamen elime geçtiği için ve sosyal medyada gündemde olduğu için okudum. Tavsiye edilebilecek bir tür değil. Eski ilişkilerine ithafen yazılmış ayakta nasıl da durdum imajı çizmeye çalışan bir kitap. Her kitap bir emek, ellerine sağlık fakat edebi niteliği benim nezdimde barındırmıyor.
Resim
Kişisel gelişim için çok önemli olan bir konuya değinen Mehtap Kayaoğlu' nun akıcı anlatımıyla keyifle bitirdim.Hiç kimsenin hayatı öteki kişilerin hayatı üzerine vakfedilmemiştir. Herkesin kendini mutlu etmek için çabaları olmalı ki öfkeler azalabilsin. 
Resim
Senin gibi güzel bir romanı ne kadar fazla bekletmişim! Güzel sevmeyi, boyun eğmemeyi çok güzel hissettirdi. İyi ki tanıdım seni Kuyucaklı Yusuf. Her bölümünde başka bir duygu, başka bir olay, başka tatlar aldım resmen. Betimlemeleri olsun, kendine has sözleri olsun, Sabahattin Ali elimden tuttu ve beni diyar diyar gezdirdi... Kitabı bitirdikten sonra "Teşekkürler Sabahattin Ali" diye bağırmak geldi içimden.
Resim
Tam beklentilerimi karşılamaması Sherlock Holmes eserlerinden beklentimin yüksek olmasıyla alakalı. Okuduğunuz ilk eseriyse ilginizi çekebilir ama daha önce farklı eserlerini okuduysanız bu kitap istediğiniz adrenalini size sunmayabilir.
Resim
Hep söylediğim bir cümleye rastladığım o anda gülümseyip aynı şeyleri dışa vurabilmenin mutluluğununu yaşadım Sn. Livaneli ile; "Bir sürü yabancı mı karar verecekti ne yapacağımıza" Okuduğum tüm eserlerinden sonra camı açıp, derin bir nefes alıp, nasıl bu kadar güzel yazabildiğini düşünmeden edemiyorum. Bu kitap da hayran kaldığım en önemli edebi hareket ise kitapta anlatılan karakterin şairin onu anlatma şeklinin yanı sıra, kendini kendi üslubu ile anlatmış olmasıdır ki inanın bu çok etkileyici bir deneyim okur için. Keyifli okumalar.
Resim
"Zeki Müren'in Zeki Müren rolünde olduğu filmlerde canlandırdığı karakterlerin gerçek Zeki Müren'le ilgisi ne kadarsa, bu kitapta sözü edilen kişi ve olayların gerçekle ilgisi o kadardır." Psikoloji eğitimi almış yazar bunu çok güzel kullanmış kitabı yazarken. Okurken keyif aldım ama önerir miyim bilmiyorum. Psikolojiye ilginiz yoksa bu türüne az rastlanan eser sizi zorlayabilir.
Resim
Kitabın olağanüstü bir akıcılığı var. Hikayesi uzun süre akılda kalabilecek türden. Kitabın ortalarında satranca merak sarıp bitirince vezgeçtiğim, ürktüğüm bir bağımlılığı işliyor. Kitap biter bitmez Stefan Zweig anlatımına hayranlık duyup bütün eserlerini aldım. Tavsiye ederim.
Resim
Hem şaşırtıcı hemde insanı istekleri hakkında düşünmeye, değerlendirmeye sevk ediyor. Bu kitabı okuduktan sonra okumak için okumadıysanız günlük rutininizden, mevsim geçişlerinden bile tat alabilirsiniz. Kimsenin büyü dükkanının sağladığı imkanlara ihtiyaç duymaması dileğiyle.
Resim
Bir başyapıtın daha sonuna geldim. Okurken gözyaşlarınıza hakim olmanız mümkün değil. Leyla' nın can babasının unutulmaması gereken o güzel sözüyle bu değerlendirmeyi bitirmeliyim. " Bir toplumun, kadınları eğitimsiz olduğu sürece başarıya ulaşma şansı yoktur, hiç yoktur."
Resim
"Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması" diyen Sabahattin Ali, toplumsal gündemin kişilikler üzerindeki baskısını ve güçsüz insanın “kapana kısılmışlığını”, aydın geçinenlerin karanlığına, “insanın içindeki şeytan”a keskin bir bakış.